1. HABERLER

  2. KARS HABERLERİ

  3. KAĞIZMAN

  4. Kağızman'da Ali Bağ Resmi Başvurunu Yaptı
Polis Copuyla Gelen CİNAYET

Polis Copuyla Gelen CİNAYET

Başbakan Erdoğan’ın rektörlerle düzenlediği toplantıyı protesto eden öğrencilere polisin saldırısı sonucu 19 yaşındaki Ö.E karnındaki bebeğini kaybetti.

A+A-
Başbakan Erdoğan’ın rektörlerle düzenlediği toplantıyı protesto eden öğrencilere polisin saldırısı sonucu 19 yaşındaki Ö.E karnındaki bebeğini kaybetti.
''Polislere ‘vurmayın hamileyim’ dememe rağmen karnıma tekme ve coplarla vurdular'' diyen kadın öğrenci saldırı anını anlattı.
Erdoğan’ın Dolmabahçe’de rektörlerle yaptığı toplantıya öğrenci temsilcileri olarak taleplerini içeren bir dosya vermek isteyen EHP, Genç-Sen, SDP ve TÖP üyelerinden oluşan gruba polis gaz bombaları ile müdahale etti. Polisin saldırdığı öğrencilerden Ö.E (İsmin baş harfleri güvenlik gerekçesiyle ANF tarafından değiştirildi) ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan Ö.E. karnındaki bebeğini kaybetti.
İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı Gökhan Özsavaş'ın talimatıyla yapılan saldırıda ağır yaralan 19 yaşındaki Ö.E. Taksim İlk Yardım Hastanesine kaldırıldı. 2 gündür tutulduğu Taksim İl Yardım Hastanesinde görüştüğümüz Ö.E. saldırı anını anlattı:
‘’O gün Dolmabahçe’ye yürümek üzere Kabataş’ta toplandık. Daha yürüyüşe geçmemiştik ki, çevik kuvvet kitleyi zorla kaldırıma iteklemeye başladı. Ancak, izinli bir yürüyüş olduğundan ve bizden önce başbakan ve rektörler arasında yapılan ilk toplantıyı protesto edenlere müdahale edilmediği için böyle bir saldırı olacağını hiç aklımızdan geçmedi.
‘POLİS PEŞİMDEN KOŞTU’ Ben arkadaşlarımla kitlenin ortasında yer alıyordum. Dolmabahçe’ye doğru ilerlerken, birden yakın mesafeden gaz sıkmaya başladılar. Ne olduğunu anlamadan birden çevik kuvvetlerin üzerimize doğru geldiğini fark ettim. Geriye doğru kaçmaya çalışırken biri beni yakaladı. Ancak tam darp edecek iken elinden kurtulmayı başardım. Koşmaya başladım. Beni kovalayan aynı çevik kuvvet bir an ayağı takılıp yere düştü. Ancak daha sonra peşimden koşarak beni yakaladı. ‘Dur vurma hamileyim’ dememe rağmen copla karnıma vurdu.
‘KARNIMA VURDULAR’ Birden etrafım sarılmıştı, biri arkadan belime ve sırtımı coplarken, diğeri karnıma vuruyordu. Yere yığıldım, ancak bu defa postal darbeleriyle vurdular. Yerde acı içinde kıvranıyordum. Arkadaşlar yardımıma koştu. Beni yerden alarak Kabataş iskelesinin oraya götürdüler.
Yediğim gazdan ve darpların acısına etkisiyle kanama geçirdiğimi o anda anlamadım. Daha fazla dayanamadım ve baygınlık geçirdim. Beni hemen taksiye bindiren arkadaşım Taksim İlk Yardım Hastanesine yetiştirdi.

‘HASTANEDE DE POLİS ZULMÜ’ Ancak zulüm burada da sürdü. Gözaltlıları sağlık kontrolünden geçiren polis, durumum ağır olmasına rağmen hastanesinin acil bölümüne sokmadı. O halde beni iki büklüm taksinin içinde beklettiler. Daha sonra arkadaşım sedye getirdi ve taksicinin yardımıyla acile girebildim.
Hamile olduğumu ve darp edildiğimi söyledim. Acil bölümünde doktor muayenesine yönlendirdiler. Beni ultrason bölümüne yolladılar. Orada benim ve bebeğin sağlıklı olduğunu söylediler. O an çok sevindim. Ne olur olmaz diye sabaha kadar müşahede altında tutacaklarını söylediler. Doktorlar kanamanın büyük ihtimale darpların sonucunda meydana geldiğini belirtiler.

‘DÜNYAM YIKLDI, MAHVOLMUŞTUM’ 4 saat boyunca serum verdiler. Sonra tekrar ultrasona soktuklarında bebeğimin kalp atışlarının durduğunu söylediler. O anda dünyam yıkıldı. Panikledim, ağlamaya başladım. Yürüyemiyordum olayın şokuyla gaz içinde kalmış olan ellerimi yıkadım.
Sabaha kadar uyuyamadım. Sabah erkenden beni tekrar ultrasona soktular ve bebeğin tamamen hayatını kaybettiğini söylediler. Mahvolmuştum. Ağlamak dışında yapabileceğim bir şey yoktu.’’
‘POLİSLER CEZALANDIRILSIN’ Gösteride ağır yaralanarak karnındaki bebeğini kaybeden Ö.E. kendisine saldırı düzenleyen polislerin cezalandırılmasını isteyerek, ‘’Tekrar bir kadına daha bu acıyı yaşatmalarını istemiyorum. Onun için saldırının emrini verenden uygulayana kadar topluca cezalandırmaları ve görevden alınmalarını istiyorum. Bu işin peşini bırakmayacağım’’ dedi.
SUÇ DUYURUSU ile ilgili bilgi veren İHD Avukatlarından Gülizar Tuncer ise bugün Beyoğlu Adliyesinde saldırı sırasında darp edilen mağdurlarla birlikte polisler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar PolitiKARS.com tarafından onaylanmamaktadır.