Mahmut Alınak Kars'ta bir kişinin poliste gördüğü işkenceye,"Bu canavarlık ve hayvanca bir uygulamadır,"dediği için Kars Ağır Ceza Mahkemesi'nce 14 ay 17 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Kars açık cezaevinden geçtiğimiz günlerde Denetimli Serbestlik Kanunu'na göre serbest bırakılan Alınak, yarın gönüllü olarak cezaevine geri dönüyor.

Haftada dört defa karakola gidip imza vermesi ve üç haftada bir düzenlenen seminerlere katılması halinde cezaevine girmeyecek olan Alınak, sivil itaatsizlik eyleminden vazgeçmedi ve devletin iradesei değil, kendi özgür iradesiyle cezaevine geri dönmeye karar verdi. Mahmut Alınak bu kararıyla ilgili olarak; ''Hiç değilse bu zorba düzeni bir iğne ucu kadar da olsa teşhir ederek bir işe yaradığımı düşünüp o dört duvar arasında huzur bulacağım. " sözleriyle kendini ifade etti.

İşte Alınak’ın oğlu Avukat Bişar Abdi Alınak’ın konuyla ilgili yazısı:

“Kars'ta bir kişinin poliste gördüğü işkenceye,"Bu canavarlık ve hayvanca bir uygulamadır" dediği için Kars Ağır Ceza Mahkemesi'nce 14 ay 17 gün hapis cezasına çarptırılan ve konulduğu Kars açık cezaevinden geçenlerde Denetimli Serbestlik Kanunu'na göre serbest bırakılan babam Mahmut Alınak, yarın gönüllü olarak cezaevine geri dönüyor. Babam haftada dört defa karakola gidip imza verse ve üç haftada bir düzenlenen seminerlere katılsa cezaevine girmeyecekti. Ancak o, bir sivil itaatsizlik eylemi başlatarak devletin iradesiyle değil kendi özgür iradesiyle tekrar cezaevine dönmeye karar verdi. Bunun için infaz hakimliğine başvurarak hakkındaki denetimli serbestliğin kaldırılmasını talep etti, mahkeme de bu istek üzerine denetimli serbestliği kaldırdı. Babama, "Yaşın, sağlığın…" dedik ama o başını iki yana sallayarak, "İlkeler, gurur ve şeref gibi değerler sağlıktan daha önemli," dedi. Gülümsedi, bakışlarının uzak derinliklerinde hep saklı duran o kadim kederle gözlerini ufukta tutarak şöyle devam etti: "Bu ülkede düşünce özgürlüğünün üzerinde hâlâ gıyotin baltası sallanırken, benim gibi yaşlı birinin cezaevinin soğuk duvarları karşısında titreme geçirmesi ayıptır. Ben çocuklara, torunlarıma temiz bir hayat hikâyesi bırakmak istiyorum. Hayatla vedalaştığımda ona olan tüm borçlarımı ödemiş olarak gitmek istiyorum…     

Dikkatinizi mutlaka çekmiştir: Bu düzen, insanları en çok aç kalma ve cezaevi korkusu yayarak kontrol altında tutmaktadır. Ben gönüllü olarak cezaevine girmekle halk nezdinde bu korkuya meydan okuyor ve sizin cezaevleriniz bize vız gelir, diyorum. Özgürlük için çarpan kalpleri cezaevi korkusuyla susturamazsınız, gün gelecek yarattığınız bu korku dağları bir bir yıkılacak ve o gün sizin sonunuz olacak, diyorum.

Siz beni merak etmeyin. Ankara'daki firavunlar ve onların kuklası olan düzenbaz siyasetçilerin kirlettikleri havayı solumaktansa cezaevinde olmak daha iyidir. Hiç değilse bu zorba düzeni bir iğne ucu kadar da olsa teşhir ederek bir işe yaradığımı düşünüp o dört duvar arasında huzur bulacağım."

Babam işte böyle diyor.

Biz onu bu ülkenin vicdan sahiplerine emanet ediyoruz. Geçenlerde 9. kez girdiği cezaevinde yarıda bıraktığı özgürlük nöbetini sağlık ve esenlikle tamamlamayıp geri dönmesini bekleyeceğiz.

Avukat Bişar Abdi Alınak