
Silivri'den Bir Ses.. Osman Kavala Sekiz Yıldır Özgürlüğünden Mahrum!
Sekiz yıldır Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala, Agos gazetesinin sorularını yanıtladı.
Sekiz yıldır tutuklu bulunan iş insanı ve sivil toplum aktivisti Osman Kavala, Silivri Cezaevi’nden Agos gazetesine konuştu.
Kavala, hukuk mücadelesinden cezaevi gözlemlerine, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinden kişisel hislerine kadar birçok konuda samimi açıklamalarda bulundu.
Sekiz yıldır Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala, Agos gazetesinin sorularını yanıtladı.
OSMAN KAVALA İLE SİLİVRİ CEZAEVİ'NDEN SÖYLEŞİ
PolitiKARS’ın Agos'tan derlediği özel habere göre; 68 yaşına cezaevinde giren Kavala, özgürlüğüne ne zaman kavuşacağını kestiremediğini söylüyor.
“Bu utanç verici mahkûmiyet kararının er geç bozulacağına inanıyorum” diyen Kavala, hukukun bir gün yeniden egemen olacağına dair umudunu koruyor.
"DOĞUM GÜNÜ BANA KALAN ZAMANIN KISALDIĞINI HATIRLATIYOR"
Bu yıl da doğum gününüzü cezaevinde geçirdiniz. Hapishanede doğum günü nasıl bir duygu?
"Belli bir yaştan sonra doğum günleriniz, önünüzdeki zaman diliminin kısalmakta olduğunu hatırlatmaya başlar. Eşinizle, sevdiklerinizle birlikte kutlamanın yarattığı neşe sayesinde iyi bir hayat yaşamakta olduğunuza dair inancınız pekişir, yaşlanmanın getirdiği hüzün unutulur. Cezaevinde bulunmak böyle bir duyguyu yaşamaya imkân vermiyor."
"TAHLİYEM SİYASİ GELİŞMELERE BAĞLI"
Ne zaman özgür olacağınızı bilememek nasıl hissettiriyor?
"AİHM kararlarında da belirtildiği gibi siyasi saiklerle tutuklandım, siyasi saiklerle beraat kararları bozuldu, mahkumiyet kararları verildi. Ne zaman tahliye olacağım siyasi gelişmelere bağlı, bunun zamanlamasını kestirebilmek mümkün değil. Bu nedenle bir hayat planı yapmak çok anlamlı gelmiyor, kafamı sürekli bununla meşgul etmek istemiyorum."
"YARGININ ORGANİK DOKUSUNDA DEĞİŞME VAR"
Tutukluluğunuzun devam etmesi Türkiye'deki hukuk sistemi hakkında ne söylüyor?
"Ülkemizde hukukun ve yargının durumunun en öne çıkan göstergesi benim tutukluluğumun sürmekte olması değil. Her sabah 'Bu da mı oldu?' diye güne başlıyoruz. Ancak benim durumumun bir özelliği var tabii. İlk Gezi davasının beraat kararının ve AİHM kararlarının gerekçelerinde, iddianamede sıralanan bulguların beni suç sayılan faaliyetle ilişkilendirici nitelikte olmadıkları net biçimde açıklanmıştı. Bu gerçeğe rağmen ağırlaştırılmış müebbet hapis verilmesi, çok güçlü karşı oy yazılarına rağmen Anayasa Mahkemesi'nin bu aleni hukuksuzluğa kayıtsız kalması, insan yaşamına duyarsızlığın göstergesi sayılabilir. Kanaatimce bu durum, siyasi etkilerin açık olmasının ötesinde, yargının organik dokusunda bir değişme olduğuna da işaret ediyor."
"MİLLETVEKİLLERİ GÖRÜŞ İZNİ ALAMIYOR"
Milletvekillerinin ziyaret izni konusunda bir gelişme var mı?
"Bildiğim kadarıyla milletvekillerine benimle görüş izni verilmemesi uygulaması devam ediyor."
"UTANÇ VERİCİ KARARIN BOZULACAĞINA EMİNİM"
Özgürlüğe dair inancınız zayıfladı mı?
"Yoksa bu utanç verici mahkumiyet kararının er geç bozulacağına eminim, ülkemde hukukun egemen olacağından umudumu kesmiş değilim."
"SİLİVRİ YEREL YÖNETİCİLER MERKEZİ HALİNE GELDİ"
Silivri Cezaevi'ndeki gözlemleriniz neler?
"Burası bir yerel yöneticiler merkezi haline gelmiş durumda. Koridorlarda, avukat görüşmelerinde sık sık bir belediye başkanı ile karşılaşıyorum. Konuşamasak da en azından selamlaşıyoruz. Kendileriyle görüşmeye gelen milletvekillerinden ve avukatlardan dolayı cezaevi içindeki trafik yoğunlaştı, infaz memurları biraz zorlanıyorlar. Tabii demokrasi değerlerini savunan bir yurttaş olarak belediye başkanlarının hapiste olmalarından derin bir acı duyuyorum."
"EN BÜYÜK SORUN AİLE GÖRÜŞMELERİNDEKİ ZORLUKLAR"
Hâlâ alışamadığınız kurallar var mı?
"Bazı katı kurallar var. Ancak burası yüksek güvenlikli cezaevi olduğu için bunları mantıksız olarak değerlendirmek pek mümkün değil. Burada ve başka cezaevlerinde yaşanan ciddi bir sorun, ailelerin yaşadığı şehirlerden uzaktaki cezaevlerine yapılan nakiller. Bunlar özellikle aileler için büyük eziyetler doğuruyor. Aile ile düzenli görüşme yapabilmek cezaevlerindekilerin en hayati gereksinimi."
"CİDDİ BİR TEPKİ ORTAYA ÇIKAMIYOR"
Toplumun size verdiği desteği yeterli buluyor musunuz?
"Toplumun geniş kesimlerince tanınmış birisi değilim. Her ne kadar toplumda yargıya güvensizlik eğilimleri artıyor olsa da insan haklarıyla ilgilenen birkaç kuruluş dışında sivil toplumda durumun değişmesi yönünde ciddi bir tepki ortaya çıkamıyor. Hukuk ilkelerini ve demokrasi değerlerini koruma konusunda böyle bir yetersizlik hali var."
"ARTIK O SORULAR SORULMUYOR"
Yanıtlamaktan sıkıldığınız sorular var mı?
"Önceleri, muhtemelen rahip Brunson ve Deniz Yücel'in durumlarından esinlenilerek tutuklanmamla dışarısıyla nasıl bir pazarlık amaçlandığı sorulurdu. Neyse bunlar artık kesildi."
"HUKUKSUZLUKTAN DERS ÇIKARILMASI TESELLİ EDİCİ OLACAK"
Bu süreç bittiğinde ilk söyleyeceğiniz şey ne olur?
"Söyleyeceklerim sürecin sonundaki ruh halimi yansıtacak. Maruz kaldığım hukuksuzluğun iyi anlaşılacağı ve bundan ders çıkarılacağı umudunu taşıyorum. Bu benim için teselli edici olacak."
"ANİ SİMGESEL BİR İŞLEV GÖRECEK"
Ani Harabeleri'ndeki restorasyon çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?
"Ani'de ve çevresinde mimarlık tarihi açısından çok değerli olan ve yıkılma riski altında bulunan eserler var. Ani'nin tüm bu değerleri ile korunarak bir arkeolojik park haline gelmesi, sadece Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin iyileşmesine hizmet etmeyecek, simgesel bir işlevi de olacak."
"ARABULUCULUK İŞİ MAALESEF TRUMP'A KALDI"
Türkiye-Ermenistan yakınlaşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
"Karabağ ihtilafına barışçıl bir çözüm bulunmasını, Türkiye'nin etkin bir arabuluculuk rolü oynamasını isterdim, maalesef bu işi yapmak Trump'a kaldı. Bu yeni siyasi durum iki ülkedeki sivil toplum kuruluşlarının işbirliklerini kolaylaştıracaktır; bu işbirliklerinin gelişmesi de toplumların birbirlerini anlamalarına ve samimi bir diyaloğun yürütülmesine hizmet eder."








HABERE YORUM KAT