Kafkas Üniversitesi’nde görevli bir akademisyenin sosyal medya paylaşımları tepki çekti, süreç adli ve idari boyutuyla sürüyor.

Kürt ve Arap kimliklerini hedef aldığı öne sürülen ifadeler kısa sürede sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. 

Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde görevli Prof. Dr. Tülay Diken Allahverdi’nin sosyal medyada yaptığı paylaşımlar, kamuoyunda büyük tepki topladı. 

AKADEMİSYENİN SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI SORUŞTURMA SEBEBİ OLDU

PolitiKARS’ın derlediği bilgilere göre; çok sayıda sosyal medya kullanıcı, söz konusu paylaşımları “ırkçı” ve “ayrımcı” olarak nitelendirdi.

Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde görevli Prof. Dr. Tülay Diken Allahverdi’nin sosyal medya paylaşımları, ırkçı ve ayrımcı ifadeler içerdiği gerekçesiyle hem adli hem de idari soruşturma başlatılmasına yol açtı. 

Kürt ve Arap kimliklerini hedef aldığı öne sürülen paylaşımlar, geniş bir tepkiyle karşılaştı.

SUÇ DUYURUSU VE GEÇİCİ UZAKLAŞTIRMA

Olayın ardından harekete geçen Kars Barosu avukatlarından Sertaç Çelikkaleli, önceki gün (18 Aralık) söz konusu paylaşımlar nedeniyle Prof. Dr. Allahverdi hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıklamıştı. 

Çelikkaleli, X sosyal medya hesabından bugün yaptığı paylaşımla akademisyenin gözaltına alındığını da duyurdu. 

Irkçılık yaptığı için hakkında şikayetçi olduğumuz doktor gözaltına alınmıştır. Ayrıca çalışmış olduğu kurum tarafından da geçici olarak görevden uzaklaştırılmıştır https://t.co/OGBLyM1OFh

— Av.Sertaç Çelikkaleli (@s_celikkaleli) December 19, 2025

Konuyla ilgili olarak Kafkas Üniversitesi yönetiminin de idari bir karar aldığı ve Prof. Dr. Allahverdi'nin üniversitedeki görevinden geçici olarak uzaklaştırıldığı da kaydedildi.

ADLİ VE İDARİ SÜREÇ DEVAM EDİYOR

Sürecin hem hukuki hem de kurumsal boyutta ilerlediği öğrenildi. Soruşturma kapsamında hem Cumhuriyet Başsavcılığı hem de üniversite idaresi, gerekli incelemeleri yürütüyor.

Kamuoyu, Kafkas Üniversitesi ve ilgili adli mercilerden konuya ilişkin resmi açıklamaları beklerken, akademisyenlerin sosyal medya kullanımı ve sorumluluğu ile nefret söylemi sınırlarını yeniden tartışmaya açtı.