1. HABERLER

  2. POLİTİKA

  3. HDP | Demokrasi Yürüyüşü Ankara'ya Ulaştı
HDP | Demokrasi Yürüyüşü Ankara'ya Ulaştı

HDP | Demokrasi Yürüyüşü Ankara'ya Ulaştı

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), 15 Haziran’da Hakkari ve Edirne’den başlattığı yürüyüş Ankara’ya ulaştı.

A+A-

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), 15 Haziran’da Hakkari ve Edirne’den başlattığı yürüyüş Ankara’ya ulaştı.

“Demokrasi Yürüyüşü”nün son etkinliği için HDP’liler ve yürüyüşe katkı sağlayanlar, "Demokrasi Yürüyüşü Sonuç Deklarasyonu" ile duyuruldu. 

Etkinlikte milletvekilleri düşürülen Leyla Güven, Musa Farisoğulları ve Enis Berberloğlu’na selam gönderildi.

HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, yürüyüşün sonucunda oluşturdukları gözlemleri ve yerellerin taleplerini ortak bir açıklama ile duyurdu. 

hdp-ankara.jpeg

HDP Eş Genel Başkanları tarafından yapılan açıklama şöyle:

“1 Haziran’dan 1 Eylül’e kadar sürecek olan 3 aylık bir Demokratik Mücadele Programı hazırladık. Bu programın esası, darbeci zihniyete karşı demokrasiyi, hak ve hukuku, adaleti ve özgürlükleri savunmaktır. Bu amaçla 1 Haziran’da 9 maddelik asgari demokrasi zeminini tanımlayan bir deklarasyon açıkladık ve gidişattan rahatsız olan herkese ortak mücadele çağrısında bulunduk.

Bu kapsamda 15 Haziran’da Türkiye’nin iki ucundan, Edirne ve Hakkari’den Ankara’ya doğru ‘Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü’ başlattık. Bu yürüyüşle toplumu nefessiz bırakan, kendisi gibi düşünmeyen herkesi susturmaya çalışan iktidara karşı toplumun yükselen itirazını sokağa taşırmak, artık yeter demek istedik! Yürüyüşümüz boyunca Türkiye halklarının gösterdiği yoğun ilgi nefessiz bırakılan bir toplum için bu mücadeleyi yükseltmenin ne kadar hayati bir ihtiyaç olduğunu herkese gösterdi.

HDP NİÇİN YÜRÜDÜ?

Geçinemeyen milyonların ekonomik ve sosyal hakları, iş ve aş talepleri için; ‘Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi’ diyen on milyonların talepleri için; Kürt sorununda demokratik ve barışçı bir çözüm için; Demokratik bir anayasa ile özgür ve eşit yurttaşlık isteyen bütün kimlikler için; Kadınlar, gençler, emekçiler, yoksullar, işsizler için yürüdük.

Demokrasi, barış ve adalet, hak ve hukuk için yürüdük. 82 milyonun hakkını, hukukunu, iradesini savunmak ve bu iradeye sahip çıkmak için yürüdük. Yalnız da yürümedik. Bütün engellemelere rağmen toplumun büyük çoğunluğunun desteğiyle, onların bizlere verdiği güçle yürüdük.

Partimiz bu yürüyüşüyle bir kez daha Türkiye’nin önemli bir parçası, demokrasinin sigortası, evrensel hak ve özgürlüklerin vazgeçilmez savunucusu olduğunu gösterdi.

HAKLI OLDUĞUMUZU GÖSTERDİK

Her geçen gün daha da otoriterleşen, baskılarını artıran AKP-MHP iktidarına karşı mücadelede demokrasi güçlerinin, toplumsal ve siyasal muhalefetin yan yana gelmesinin ne kadar önemli, vazgeçilmez, gidişatı değiştirecek ve dönüştürecek bir özellikte olduğunu herkese bir kez daha söyledik. Bu anlamıyla Demokrasi Yürüyüşü, toplumsal mücadele ve demokrasi ittifakının alanlarda, sokaklarda, parklarda, bahçelerde vücut bulmaya başlamış hali oldu.

Bu kervan yola çıkmasın, yürüyüş gerçekleşmesin diye harekete geçenlerin, algı operasyonları ve karalama kampanyaları yapanların, her türlü yol ve yöntemi mubah görenlerin heveslerini kursaklarında bıraktık.

Büyük bir demokratik olgunlukla ve sorumlulukla bu yürüyüşü gerçekleştirdik. Toplum, bütün halklarımız, HDP’nin bu tutumunu, demokratik siyasetteki kararlı ve taviz vermez duruşunu, neyin ne olduğunu gördü. Böylelikle halkımızın kararlılığı, iradesi ve umudu daha da büyüdü. Bizler bunları bilerek yola çıktık ve haklı olduğumuzu bir kez daha gördük. 

Bizler haklılığımıza, toplumsal ve siyasal meşruiyetimize, halkımızın desteğine dayanarak kararlı ve inançlı bir şekilde bu yürüyüşü başlattık. Önümüze çıkarılan engellemeler bizleri durduramadı. Bizleri engellemek için yürüyüş güzergahımızda bulunan 16 kente giriş çıkışlar Anayasa ve hukuk çiğnenerek yasaklandı. Yürüyüş güzergahımızda yapılan yığınaklarla bir darbe dönemi görüntüsü oluşturuldu. Milletvekillerimiz ve seçilmişlerimiz üzerine zaman zaman suç işleyerek, yasa ve anayasa çiğneyerek saygısızca saldırılar yapıldı.

HER TÜRLÜ ENGELLEMEYE RAĞMEN…

Ama bütün bu engelleri aşa aşa Edirne ve Hakkari’den, ülkenin iki yakasından Ankara’ya ulaştık. 10 il ve onlarca ilçede iradesi gasp edilen halkımızla bir araya geldik. Hakkari yürüyüş kolu Hakkari, Van, Başkale, Bitlis, Tatvan, Kozluk, Bekirhan, Batman, Bismil, Diyarbakır, Ergani, Siverek, Urfa, Antep ve Adana’dan geçerek; Edirne yürüyüş kolu Edirne, Silivri, İstanbul-Esenyurt, Kadıköy, Beşiktaş, Sultanbeyli ve Kocaeli Kandıra’dan geçerek Ankara’ya ulaştı. Hakkari, Van, Diyarbakır, Kadıköy, Esenyurt ve Beşiktaş’taki halk buluşmalarımız her türlü engellemeye rağmen mitinglere dönüştü. Mahallelerde, sokaklarda halkımızla bir araya geldik. 

Yürüyüş boyunca barolar, insan hakları dernekleri, evlatlarının mezarları saldırıya uğrayan annelerin yer aldığı dernek ve kurumlar, sanayi ve ticaret odaları, emek ve meslek örgütleri, sendikalar, siyasi partiler, yurttaş inisiyatiflerinin de içinde bulunduğu 30’dan fazla kurum ve kuruluşla bir araya geldik; görüş alışverişinde bulunduk. Bu kurum ve kuruluşların birçoğu bizimle birlikte, yan yana, omuz omuza yürüdü, ortak mücadeleyi büyüttü ve gereklerini yerine getirdi.

Etkinliğe HDP’liler ve HDP bileşenleri ile Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, Sosyalist Meclisler Federasyonu ile Partizan temsilcileri, İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Sinan Adıyaman, Devrimci 78’liler Başkanı ve şair Ahmet Telli, KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik, Pir Sultan Abdul Kültür Derneği (PSAKD) Başkanı Gani Kaplan ile birçok demokratik kitle örgütü katılım sağladı.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar PolitiKARS.com tarafından onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler