Trump Kimdir ve Nasıl Başkan Oldu?

Trump Kimdir ve Nasıl Başkan Oldu?

Trump'ın Reagan ile karşılaştırılması ilk bakışta Reagan'ın bir Hollywood yıldızı olması, yenisinin ise medya yıldızı olmasından kaynaklanıyor gibi görünse de aslında benzerlik kampanya sloganlarından başlıyor: Make America Great Again.

A+A-

ABD’nin yeni Başkanı Donald John Trump 14 Haziran 1946 Queens, New York doğumlu. Cumhuriyetçi Parti'nin 2016 ABD başkan adayı olan Trump, 9 Kasım günü yapılan seçimlerde Demokrat Parti adayı Hillary Clinton’la yarıştı.

Anketleri yanılttı ve ABD'nin 45. Başkan'ı oldu.

Trump bir siyasetçi değil, bir iş insanı olarak tanınıyordu.

Pensilvanya'da bulunan Wharton Institu'de işletme bilimleri eğitimi aldı.

Üniversite yıllarında babası Fred Trump'ın emlak ve inşaat firmasında çalıştı.

Kariyeri sırasında oteller, kumarhaneler, golf sahaları ve daha birçok yapı inşa etti.

Trump özellikle New York'ta faaliyet gösterdi.  New York'un silüetini değişteren isimlerden biri olarak biliniyor. Kente yaptığı gökdelenlere "Tne Trump" ismini vererek hem para hem de popülerite kazandı. Sadece 1983 yılında New York'a 45'er katlı 11 bina dikmişti.

ABD Trump adını ilk kez 1973'te duydu. O tarihte New York'un merkezinde 290 daireli ve 18 katlı bir gökdelen inşaa etti. Bu başarısı yıllar sonra başkanlık kampanyası sırasında ayağına dolaşacaktı. çünkü ABD devleti bu genç müteahhite vergi indirimi yapmıştı; kent merkezindeki arsayı oldukça ucuz bir fiyata almasını sağlamıştı.

İki yıl 1975'de o günlerde bile anlaşılması zor bir "başarı"ya imza attı. New York merkez garının yanındaki harabe bir oteli 80 milyon dolara aldı. Bu hamlesiyle daha sonra uluslararası bir zincir olacak otel piyasasına girdi.

Trump Towers İstanbul, Erdoğan'ı kızdırmıştı

Trump'ın Türkiye'de de gökdeleni var. İstanbul Şişli'de 2009'da inşe edilen Trump Towers İstanbul, iki gökdelenden oluşan bir kompleks. Trump başkanlık kampanyasında Müslüman'la yönelik sözleri nediniyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştirilerine hedef olmuştu. Erdoğan24 haziran 2016 günü "Trump Towers" ismine tepki göstermiş ve "O markayı aslında binasına koyanlar onu süratle kaldırması lazım" demişti.

Erdoğan, Trump Başkan seçilince yaptığı konuşmada ise "Amerikan halkının bu tercihini hayra yormak ve başarılarla dolu bir gelecek temenni ediyorum2 dedi.

Siyasette ilk denemesi değil

2016 adaylığı siyasetteki ilk denemesi değil. 2000 ABD başkanlık seçimleri'nde Reform Partisi adayları arasında yer almıştı. Gerçekten aday olana kadar üç kez aday olacağını beyan etmişti.

Pazarlık Sanatı

Trump iş insanlığının yanı sıra bir yazar. Trump: The Art of the Deal (Pazarlık Sanatı) ve Trump: How to Get Rich (Nasıl Zengin Olursunuz?) gibi birçok kitap yazdı. Dünyanın En Zengin İnsanları listesinde yer alıyor.

Trump aynı zamanda “Reality Show” yıldızı. 2004-2015 yılları arasında NBC kanalında yayınlanan The Apprentice'de (Çırak) yer aldı.

"Kovuldun"

Bu programda yarışmacılara para kazanmayı öğretiyordu. Performansını beğenmediklerini ise kovuyordu. Trump o dönem yarışmacıları kovarken söylediği cümle ile tanınıyordu: "You are fired!" (Kovuldun)...

Başkanlık yarışmasında öne geçtiğinde taraftarları bu cümlenin yazılı olduğu dövizler açtılar. Bu cümle Trump'ın sorunların çözümüne yaklaşımını simgeliyor.

Vaatleri ve açıklamaları tartışmalara neden oldu

Adaylığını açıkladığı Haziran 2015’ten itibaren vaatleri ve siyasi yaklaşımı basında büyük tartışmalara neden oldu. İlk başlarda parti içindeki yarışmada çabuk eleneceği düşüncesi hakimdi; ancak önce parti içindeki rakiplerini ardından da Demokrat Parti’nin adayı Clinton’ı yenmeyi başardı.

Başarısının sırrı

Trump’ın bu başarısının birçok sırrı var. Birini Trump ve ailesi hakkında iki kitap yazan Gwenda Blair şöyle açıklıyor: "Trump iyi bir tüccar ve sattığı şey de kendisi”. Blair’e göre inandığı ilk şey de kendisi.

Başkanlık yarışından zaferle çıkmasının ardındaki diğer sır ise ABD’de özellikle 2008 ekonomik krizi sonrası orta alt sınıfın işsizlik, ödenemeyen banka borçlar ve eğitim alamama gibi nedenlerle biriken öfkesini iyi yöneten bir hatip olması. Mesela nasıl yapacağı tartışma konusu olsa bile en büyük vaadi vergi indirimiydi. Trump bir pazarlık ustası ve “Amerikan rüyası”nı yeniden pazarlıyor ve seçim sonuçları bunu iş hayatında olduğu gibi siyasette de “yine” başardığını gösteriyor.  

Reagan'a benziyor

Trump kampanyası boyunca sürekli eski başkanlardan Ronald Reagan ile karşılaştırılıyordu. Bu karşılaştırma ilk bakışta eski başkanın bir Hollywood yıldızı olması, yenisinin ise bir yeni medya yıldızı olmasından kaynaklanıyor gibi görünse de aslında benzerlik kampanya sloganlarından başlıyor: Make America Great Again.

Bu sloganı 1980’de eski başkan Reagan seçim kampanyalarında kullanmıştı. Yani “Amerika’yı yeniden büyük yapın”.

Konuşmalarında en tartışmalı konular göçmenler, kadınlar ve Müslümanlar hakkındaki görüşleri olmuştu. Ayrımcı ve aşırı muhafazakâr olmakla suçlanmıştı. Göçmenler için öne sürdüğü planlardan biri de ABD ile Meksika sınırına bir duvar örülmesiydi.

Suriyeli mültecileri ülkelerine geri göndermek ve IŞİD’ı 30 günde bitirmek de diğer vaatleri arasındaydı.

Trump hakkında biyografi yazan yazarların çoğunun ortak fikri, Trump’a ailesinin çok küçük yaşlardan itibaren ona aşılanan “kendine inancı”; kendisine aşırı güvenen, etik bir sınır tanımayan, karşısına çıkan sorunları ne pahasına olursa olsun çözen, aslında geleceğe yönelik belli bir planı olmayan, anlık karar veren bir kişilik. Gwenda Blair onun kişilik özelliklerini tanımlarken şöyle demiş kitabında: “Trump herhangi bir ideoloji ya da herhangi bir çeşit ahlak tarafından kısıtlanmıyor, bu nedenle kendisinin bazı koşullar altında çözümü imkansız gözüken sorunları çözmesi mümkün; ama yine de Trump'ta etik muhakeme gücünün kayda değer bir eksikliği sözkonusu.”

Trump uzmanlarından bir diğeri Jerome Tuccille seçim sonuçları açıklandıktan sonra BBC Radio'ya şöyle diyordu: "Washington'daki tüm siyasi düzen, şimdiye kadar hiç karşılaşmadığı bir meydan okuma ile karşı karşıya". 

Trump ailesi; küçük evlerden gökdelenlere

Böyle bir kişiliğe ulaşmasının sırrı ailesinde.

Donald John Trump’ın babası iş insanı olan Frederick Trump. Annesi ve Mary MacLeod Trump. Çiftin beş çocuğundan dördüncüsü.

Donald Trump'ın büyükannesiyle büyükbabası Almanya’dan Baden'den ABD'ye göç etmiş. Babası Frederick Trump emlakçı ve müteahhit.

Trump 1960'lı yılların başında liseyi kötü hal ve gidişi yüzünden terk etmek zorunda kalmasına rağmen babası şirketini onun ellerine teslim etti.

Trump liseden ayrılmasının ardından askeri akademide okudu ve 1968'den sonra Pennsylvania'daki Wharton Institute'de işletme bilimleri eğitimi gördü.

Babasının yanında bu eğitim sonrası çalışmaya başladı. Fred Trump tek ve iki ailelik evlerin yapımında uzmanlaşmıştı. Babası şirketini ona teslim etti. Trump kısa süre içinde babasının küçük şirketini büyüttü, oteller, büyük kumarhaneler, rezidanslar inşa eden bir firma haline getirdi ve adını “The Trump Organization” olarak değiştirdi.

Donald Trump üç kez evlendi. Bu evliliklerden üç erkek iki kız olmak üzere beş çocuğu var. 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar PolitiKARS.com tarafından onaylanmamaktadır.