1. HABERLER

  2. POLİTİKA

  3. Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 'Yargı Krizi'ne İlişkin Yeni Açıklama
TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın Vekilliği Düşürüldü

TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın Vekilliği Düşürüldü

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında, Yargıtay'ın verdiği vekilliğinin düşürülmesi kararı TBMM Genel Kurulu’nda okundu ve milletvekilliği düşürüldü.

A+A-

Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına mahkum edilen ve AYM'nin iki kez hak ihlali kararı vermesine rağmen tahliye edilmeyen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında Yargıtay 3. Dairesi'nin verdiği milletvekilliğinin düşürülmesi kararı Meclis Genel Kurulu'nda okutuldu ve Atalay'ın vekilliği düşürüldü. 

Anayasa Mahkemesi'nin hakkında iki kez “hak ihlali” kararı verdiği TİP Hatay vekili Can Atalay’ın milletvekilliği düşürülmesi kararı Meclis Genel Kurulu'nda okundu.  

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) iki kere tahliyesine yönelik karar verdiği ancak Yargıtay’ın aldığı karar nedeniyle tahliye edilmeyen tutuklu Can Atalay’ın vekilliği, Meclis tarafından düşürüldü.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında, Yargıtay'ın verdiği vekilliğinin düşürülmesi kararı TBMM Genel Kurulu’nda okundu ve milletvekilliği düşürüldü.

TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ kararı okuduğu sırada kendisine tepkiler yükseldi. Başkanlık divanını işgal eden milletvekilleri Bozdağ'ın önüne 'Can Atalay'a özgürlük' dövizleri tuttu. Bozdağ ıslıklarla protesto edildi, kendisine anayasa kitapçığı fırlatıldı.

VEKİLLERDEN BEKİR BOZDAĞ'A TEPKİ

TİP, CHP ve DEM Parti milletvekilleri karar okunurken kürsüye yürüdü ve Bozdağ’a tepki gösterdi. Ellerindeki dövizleri anayasaları Bozdağ’a gösteren milletvekilleri Anayasa’yı çiğniyorsunuz”, Okuyamazsınız” diye seslendi.

Bozdağ, oturuma ara verdi. Muhalefet milletvekilleri genel kurul kürsüsünde kararı protesto etti. 

Verilen aranın ardından Bozdağ, çalışmalara devam edilememesi gerekçesiyle oturumu kapattı. Genel Kurul, çalışmalarına çarşamba günü devam edecek.

CHP'Lİ GÜNAYDIN: DEVLET KRİZİ KONUŞUYORUZ

Karar okutulmadan önce önerge aleyhinde konuşan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, şunları söyledi:

"Bir devlet krizi konuşuyoruz. Numan Kurtulmuş bu kararı okutmadı çünkü Meclis'in onurunun korunması gerektiğini biliyor. Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Enis Berberoğlu'nun da vekillikleri düşürüldü ancak iade edildi. Çoğunluğunuz bu kararın okutulmasına yetebilir ama haklı olduğunuz anlamına gelmez. Numan Kurtulmuş adına da üzüldüğümü ifade etmeliyim."

ERKAN BAŞ: BUNU ANCAK BEKİR BOZDAĞ'A YAPTIRIRLAR

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, "Anayasayı ayaklar altına alan bir darbe girişiminin tamamlanmasını istiyoruz. Anayasayı tanımadığını belirten bir Yargıtay kararının Meclis divanında okutulmasını tartışıyoruz. Bu karar tutanaklara girdiği an Meclis Başkanlığı, bakanlıklar, cumhurbaşkanı her şey sorgulanır. Can Atalay milletvekili ise neden hapiste? Değilse neyi düşürüyorsunuz? Can Atalay benim mücadele arkadaşım. Gezi'de de beraberdik. Yaptığı her şeyden onur duyduğunu söyledi. 

Kurtulmuş okutmadı, Celal Adan, Srrı Süreyya okutmadı. Bekir Bozdağ okutuyor. Ona yakışıyor çünkü. Bunu ancak Bekir Bozdağ'a yaptırırsın." dedi.

CHP: DEMOKRATİK REJİMİN GELECEĞİNİ TEHDİT EDİYOR

Genel Kurul'un başında gündem dışı konuşmak isteyen milletvekillerine söz verildikten sonra CHP'nin kapalı oturum talebi oylandı ve kabul edildi. 

CHP'nin, Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesi kararının okutulmasını geciktirmek için kapalı oturum talebinde bulunduğu öğrenildi. 

CHP'nin kapalı oturum dilekçesinde Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesi kararının okutulacağının 14.55'te öğrenildiği belirtildi. Dilekçede kapalı oturum talebinin gerekçesi için şu ifadelere yer verildi:

"Konu, yalnızca bir milletvekilinin seçme ve seçilme hakkının engellenmesi değil, açık biçimde Anayasa'nın ihlal edilmesi ve yüksek yargı organları arasındaki çatışma üzerinden Anayasal düzenin işlemez hale getirilmesidir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın ihlali anlamına gelen ve ülkemizin ve demokratik rejimin geleceğini tehdit eden bu gelişmeyi değerlendirmek üzere CHP grubu olarak kapalı oturum talep ediyoruz."

Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, kapalı oturumda yer alma yetkisine sahip olmayan kişilerin TBMM Genel Kurulu'ndan ayrılmasını istedi. Bunun üzerine salon ve kulisler boşaltıldı.

Bekir Bozdağ'ın konuşması sırasında Başkanlık Divanına yaklaşan TİP Milletvekilleri Ahmet Şık ve Erkan Baş'ın tepki gösterdiği görüldü. DEM Parti milletvekilleri de elleriyle masaya vurarak protesto etti. 

NE OLMUŞTU?

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Atalay’ın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılmasına ve bu suçtan tutuklanmasına karar vermişti.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu.

Atalay, 14 Mayıs'taki 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde TİP'ten Hatay milletvekili seçilmiş, bunun üzerine avukatları "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle Yargıtay'a başvuru yapmıştı.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise talebin reddine hükmetmişti.

Atalay'ın avukatları da milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanan başvurucunun yargılamada durma kararı verilmesi talebinin reddedilerek yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiğini öne sürerek Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunmuştu.

Başvurunun ardından süreç devam ederken Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Atalay'ın bireysel başvurusunda, "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkı ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiği sonucuna varmış, ayrıca Atalay'a 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetmişti.

Yüksek Mahkemenin gerekçesinde, Atalay'ın 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde milletvekili seçildiği, yasama dokunulmazlığına sahip olduğu konusunda kuşku bulunmadığı belirtilmişti.

Atalay'ın durumunun, Anayasa'nın 83. maddesinin ikinci fıkrasında yer verilen istisna kapsamında olduğu gerekçesiyle yargılanmasına devam edildiği ve tutuklu bulunduğu anımsatılan kararda, Atalay'ın, TBMM'de yemin edemediği ve milletvekilliği görevini fiilen yerine getiremediği aktarılmıştı.

Bunun başvurucunun seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkına müdahale anlamını taşıdığı anlatılan kararda, Yüksek Mahkemenin daha önce de benzer durumlarda hak ihlali kararlarına hükmettiği hatırlatılmıştı.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin, Atalay'ın yasama dokunulmazlığından faydalanamayacağı kanaatine vardığı aktarılan gerekçede, "Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi içtihadına aykırı davranmış, benzer ihlalleri önleme yükümlülüğünü yerine getirmemiş, aksine başvurucunun anayasal haklarını -Anayasa'nın parlamentoya verdiği bir yetkiyi kullanarak- daraltıcı bir şekilde yorumlamak suretiyle ihlal etmiştir" tespiti yapılmıştı.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi'nin TİP Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili ikinci ihlal kararına da uyulmamasına karar vermişti.

Kararda, Anayasa Mahkemesi’nin ikinci ihlal kararının "hukuki değeri olmadığına", bu gerekçeyle karara uyulmamasına hükmedilmişti. 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar PolitiKARS.com tarafından onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler