PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşen kardeşi Mehmet Öcalan, ilk defa cezaevine giderken aramalarda rencide edilmediklerine dikkat çekti.

Ağabeyinin süreç ile ilgili çok geniş değerlendirmeler yapmadığını belirten kardeş Öcalan, "Süreç böyle giderse Paris'teki olayların benzeri bir olay yaşanabileceğini söyledi. Suikast için 'Uluslararası alanda alınmış siyasi bir karar' değerlendirmesinde bulundu. Ağabeyim '3 kadının kafasına vurulan kurşunlar Avrupa'daki demokrasiye vurulmuştur' dedi" diye konuştu. Bazı basın yayın organlarında çıkan "Mehmet Öcalan'a mektup verildi" haberlerini yalanlayan Öcalan, "Bana yazılı hiç bir şey verilmedi" dedi.

İmralı Özel Güvenlikli F Tipi Cezaevi'nde bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile avukatlarının görüşmesi "gemi bozuk" ve "hava muhalefeti" gibi gerekçelerle engellenirken, dün Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan ve aynı cezaevinde tutulan PKK'li Bayram Kaymaz'ın annesi Medine Kaymaz ve Cumali Karsu'nun kardeşi Pervin Oduncu, 538 gündür bozuk olduğu söylenen Tuzla Gemisi ile İmralı Adası'na gitti. Bir saat olması planlanan görüşme 45 dakikaya indirildiği için Bayram Kaymaz bu uygulamayı ret ederek görüşe çıkmamıştı. En son açlık grevlerinin sonlandırılması için 17 Kasım 2012 tarihinde İmralı Adası'na giden Mehmet Öcalan, ağabeyi Öcalan'ın, "Bu eylem yerini bulmuş ve amacına ulaşmıştır. Hiçbir tereddütte kalmadan, bir an önce açlık grevine son versinler" mesajını getirmişti. O günden sonra hiç görüşmeye gitmeyen Öcalan, dün (14 Ocak) gerçekleştirdiklerini görüşmeye ilişkin ayrıntıları aktardı. Yoğun bir gazeteci grubu tarafından Gemlik Jandarma Komutanlığı önünde beklenen Mehmet Öcalan, yaptığı açıklamasında Fransa'nın Paris kentinde geçtiğimiz hafta 3 Kürt siyasetçi kadının katledilmesiyle ilgili ağabeyi Öcalan'ın mesajlarını iletmişti.

'İmralı Cezaevi'nde ilk defa rencide edilmedik'

Dün gerçekleştirilen açık görüşe ilişkin ayrıntıları DİHA'ya anlatan Mehmet Öcalan, daha önceki görüşmelere oranla cezaevi idaresinin kendilerine çok daha iyi davrandığına dikkat çekti. Her zamanki gibi adaya giderken iki noktada arandıklarını belirten Öcalan, "Aramalar eskisi gibi çok sıkı yapılmadı. En son gittiğimiz günden daha ılımlı ve iyi davrandılar. Arama yapılırken rencide edercesine bir arama ilk defa yapılmadı. Bunun nedenini bilmiyoruz; ama bize iyi davrandılar" dedi. Dün yaptıkları açık görüşte, bir masa iki sandalye ve iki koltuğun olduğu bir odada gerçekleştirdiklerini anlatan Öcalan, "Önce ben girdim odaya. Masanın yanında duran bir sandalyeye oturdum. Odada bulunan iki koltuğa cezaevi idaresinden iki görevli oturdu. İki üç dakika bekledikten sonra ağabeyim odaya girdi. Önce tokalaştık. Ondan sonra masaların başında karşılıklı oturduk" şeklinde görüşmelerin ilk dakikalarını anlattı. Ağabeyinin sağlığının çok iyi göründüğünü belirten Öcalan, "Sakalı uzamıştı; ama çok değil. Fiziki olarak iyi görünüyordu; ama Fransa'da yaşanan olaydan ötürü üzgün görünüyordu. Fransa'daki olaydan kaynaklı görüşmemiz çok üzgün geçti. Görüşme boyunca sağlık durumundan hiç bahsetmedi. Sadece gözlerinden yaş akmasından kaynaklı benim sorum üzerine 'evet yaş akıyor gözlerimden. Belki genetiktir. Ya da çok yazı yazıp kitap okumamdan da olabilir. Cezaevi koşulları da etkiliyor olabilir' dedi" diyerek ayrıntıları kaydetti.

'Televizyonu kendisi istemedi verdiler'

Ağabeyinin odasında her hangi bir değişikliğin olmadığını aktaran Öcalan, "Odasına konan televizyon konusunda yapılan haberle ilgili rahatsızlığını fark ettim. Vurgulayarak söyledi kendisinin televizyon talebi hiçbir zaman olmadı. Cezaevi müdürü ısrarla odasına koymak istedi. 13 yıldır tek başına bir odada kalıyor ve kendini ona göre programlamış. Televizyona ihtiyacı yok kendisinin. Zaten o sürekli kitap ve gazete okuyor televizyona ihtiyacı yok. Bir de basın sanki odasına konan televizyonu bir lütuf gibi gösteriyor. Halbuki televizyon onun hakkı lütuf değildir. Basında yapılan haberlere ilişkin biraz tepkiliydi. 13 yıldır neden televizyon kendisine verilmedi bunu bile sorgulamak gerekiyor" dedi.

Öcalan: Uluslararası alanda alınmış bir siyasi karar

Paris'teki 3 Kürt kadın siyasetçiye yönelik gerçekleştirilen suikast için ağabeyinin "Uluslararası alanda alınmış bir siyasi karar" değerlendirmesi yaptığını aktaran Öcalan, "Bu insanlar Avrupa'nın göbeğinde vuruldu. Ağabeyim '3 kadının kafasına vurulan kurşunlar Avrupa'daki demokrasiye vurulmuştur' dedi. Bu olayı süreci olumsuz olarak etkilemek isteyen güçler tarafından yapıldığını söyledi. Sürecin önü açılmış değil hala anahtar aranıyor" dedi. Ağabeyinin Kürt halkına da çağrısının olduğunu belirten Öcalan, "Sürecin çok hassas olduğunu herkesin bunun farkında olması gerektiğini söyledi. Bu süreç bloke edilirse gelecek günler daha zor olabilir. Halkın daha dikkatli ve tedbirli olması gerekiyor. Süreç böyle giderse Paris'teki olayların benzeri bir olayın yaşanabileceğini söyledi. Katliamın bir an önce aydınlatılmasının da sürece katkı sunacağını söyledi. Bu olayda en büyük sorumluluk başta Fransa'nın ve Avrupa ülkelerinin olduğunu özellikle vurguladı" dedi.

Öcalan: Bazı şahsiyetlere mektup gönderecektim o mektupları da şimdilik göndermiyorum

Son olarak gazetelerde "Öcalan kardeşine mektup verdi" gibi yapılan haberlere değinen Mehmet Öcalan, "Bana mektup verilmedi. Bu iddiayı nereden çıkardılar. Bu gibi haberlerle halkın bilinçaltına bir şeyler sokulmak isteniyor. Ağabeyim ile sadece ben görüştüm ve bana da yazılı hiçbir şey vermedi. Mektuplara ilişkin bana sadece 'Bazı şahsiyetlere mektup gönderecektim o mektupları da şimdilik göndermiyorum' dedi. Onun dışında bir şey yok. Olmayan bir şeyler yaratılıyor yalan bilgiler yayılıyor. Bu haberi yapan gazeteciler bana göre utansınlar. Bu ahlaki bir gazetecilik değildir. Gerçek olmayan şeyleri gazeteciler vermemelidir. Herkes bu konuda duyarlı olmalıdır. Kendi hesabına değil toplum hesabına göre çalışmalıdır. Toplumu dikkate almalıdırlar" dedi.

'BDP ve DTK heyeti ile ayrıntılı süreç konuşacak'

Paris'teki olay ve genel süreçle ilgili ağabeyinin çok fazla değerlendirme yapmadığını belirten Öcalan, "Önümüzdeki günlerde DTK ve BDP Eş Başkanlarının İmralı'ya gelmesi durumunda onlara süreçle ilgili ayrıntılı değerlendirme yapacağını söyledi. Bunun dışında süreçle ilgili öngörülerini paylaşmadı" dedi.