Siyasetin gölgesinde oynanan Avrupa Ligi maçında Beşiktaş, İsrail temsilcisi Maccabi Tel Aviv'i 5-1 ile hezimete uğratırken, ilk hafta sonunda grubunda liderliğe yükseldi.

Bu sezona çok iyi başlayan Almeida dün gece de attığı iki golle Maccabi yi çözen isim oldu.

İçeride, futbolun adım adım battığı şike çamurunda bir yöneticisi ve teknik direktörünün bulunduğu iddiaları, dışarıda ‘Mavi Marmara’dan dünyaya yayılan siyasi krizin Dolmabahçe’de görülebilme ihtimali… Bir tarafta tadı tuzu kalmamış, eğlencesini maç ayarlama söylentilerine teslim etmiş ‘Süpürge Lig’, diğer tarafta UEFA’nın ikinci derecede önem verdiği Avrupa Ligi… İçeride kaybedilmiş Eskişehirspor karşılaşmasının sancısı, dışarıda Alania faciasının tortusu…

İşbu şartlar altında gelinmiş ve motive olunması zor bir Maccabi Tel Aviv mücadelesi. Semtteki hava bulutluydu anlayacağınız, Boğaz’da galibiyet arayan 18 oyuncu da. Dolayısıyla farklı kazanılan bu karşılaşmanın değeri sadece 3 puan ve Avrupa sahnesine iyi başlamaktan çok daha manidardı. Orta sahası çok kırılgan olsa da en azından moral motivasyonunu arttırdı Beşiktaş.

Zaten sahneyi çok hızlı açtı Kartal. İlk yarı boyunca kurdukları tek kişilik solo kaçışlar adamı Almeida, henüz 3. dakikada Aurelio’nun olağanüstü pasında hata yapmadı: 1-0. Siyah-Beyazlıların savunma ardı taktiğine İsrail tarafında cevap toplu ve göbekten saldırmak şeklinde geldi ancak son pas beceriksizliği bu sistemi işlemez hale getirdi. 

Beşiktaş ise Carvalhal’in taktiğine sonuna kadar itaat ettiğini 14 ve 15’te de gösterdi lakin Fernandes ve İsmail’in paslarında Almeida hep bir adım geride kaldı. Fakat devamlı arzuladığı pazubantını sonunda koluna geçiren ve sahada sadece dolaşan Quaresma, 28’de öyle bir trivela çıkardı ki hem kendisi “Ben bunun için buradayım” dedi hem de Almeida “İki hamlede de olsa tabii ki değerlendiririm ben bu gol yarısını” dedi: 2-0.

İkinci yarıda planları Maccabi’nin 48’de Kehat’la bulduğu gol bozdu: 2-1. Ancak daha ‘golü yemenin şokuyla’ diye cümleye başlayamadan Fernandes-Aurelio duran top organizasyonu olası paniği kesiverdi. Böylece Aurelio Beşiktaş kariyerinin en parlak maçını skorla noktaladı: 3-1.

Sonrası mı? Alışıldık Q7 şovu, ki 53’te Egemen’in kafasına nişanlanmış dördüncü gol ve coşan Dolmabahçe. Gecenin en kötü yanı ise Almeida’nın sakatlanmasıydı. Ama her şerde bir hayır vardır derler ya, kendisinin yerine giren Edu 88’de skoru belirleyen isim oldu: 5-1. Spor ise siyasetle işi olmadığını İnönü’de ispat gecesini ‘temiz’ noktaladı.