1. HABERLER

  2. KARS HABERLERİ

  3. KARS

  4. Belediye Başkanı Karaçanta'nın Esnaf Ziyareti
Kars'ta “Kürt Sorunu ve Çözüm Modelleri” Paneli

Kars'ta “Kürt Sorunu ve Çözüm Modelleri” Paneli

Kars'ta HDP ve DBP il örgütleri, DBP Eş Genel Başkanı Emine Ayna ve HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen'in katılımıyla "Kürt Sorunu ve Çözüm Modelleri" konulu panel düzenledi.

A+A-

Kars'ta düzenlenen "Kürt Sorunu ve Çözüm Modelleri" konulu panelde konuşan Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Emine Ayna, Türkiye'nin 25 özerk bölgeye ayrılmasıyla oluşacak demokratik konfederalizm ile Kürt sorunu dahil birçok sorunun çözüme kavuşacağını söyledi. 
Kars'ta HDP ve DBP il örgütleri, DBP Eş Genel Başkanı Emine Ayna ve HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen'in katılımıyla "Kürt Sorunu ve Çözüm Modelleri" konulu panel düzenledi. Panelin düzenlendiği Mavi Düğün Salonu'na PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın posteri, PKK bayrakları, "Özyönetimleri selamlıyoruz", "Cejna vejînê li kurd û Rêber Apo pîroz be" pankartları asıldı. Saygı duruşunun ardından başlayan panelde gençlik adına söz alan Okan Taş, ölmüş bir halkı yeniden küllerinden yaratan PKK'nin kuruluşunu kutladı. Çok sayıda yurttaşın katıldığı panelde söz alan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, büyük fedakârlıklarla, büyük cesaretle çıkılan ve çok zor şartlardan gelen bir var oluş mücadelesinde bugün bütün dünyayı tehdit eden bir zihniyete, katliam mekanizmasına karşı en kararlı ve cesur mücadeleyi Kürt hareketinin yürüttüğünü söyledi. 

'Rojava pratiği Kürtlerin güvence olduğunun göstergesidir'
Kürt hareketinin Ortadoğu'da geldiği konuma ilişkin konuşan Bilgen, ''Bugün eğer uluslararası kamuoyunda Kürt hareketine sempati ile baksalar da bakmasalar da Kürt hareketine hakkını temsil eden, onun Ortadoğu'daki mücadelesinin sadece Kürtlerin kimliklerini, dillerini yaşatma mücadelesi değil, Ortadoğu'da barışın da yegane güvencesi olduğunu, birlikte yaşamanın da tek formülün Kürt mücadelesinin ortaya koyduğunu sadece bir kaç yıl içerisinde Rojava'da ortaya çıkan pratik net biçimde göstermiştir. Çözümden kastedilen toplumsal barış, birlikte yaşamak ise toplumun bütün ezilen kesimleri sorunun muhatabıdır. Muhatapları uydurma masa başı operasyonlarla belirlenmiş aktörler icat etmeye kimsenin gücü yetmez" dedi.
'Değişimin nasıl olması gerektiğine Kürtler karar vermeli'
Emine Ayna ise, Türkiye'de değişim yaşanması gerektiğini söyleyen, mücadelesini veren, statükoya karşı ayağa kalkan, statükonun temel omurgasını oluşturan tek dil, tek millet resmi ideolojisine karşı isyan eden ve Türkiye Cumhuriyeti devletini değişime zorlayanın Kürtler olduğunu söyledi. Gelinen noktada bu değişimin nasıl olması gerektiğini söyleme hakkına sahip olanın da Kürtler olduğunun altını çizen Ayna, ''Türkiye'de bir başkanlık sistemi tartışması yürütülüyor, ama bunun nasıl olacağını, ne şekilde hayat bulacağını tartışmaya müsaade edilmiyor. Bizler tartışmaya açık olduğumuzu belirttik, ifade ediyoruz ama bu değişimi hayata geçirirken özünü kaybetmeden kamuflaj anlamında içi değişmeyen bir paketin sadece ambalajını değiştirecekler. Yani tek dil, tek millet resmi ideolojisinden uzaklaşmadan, ama Türkiye'deki sistemden rahatsız tüm kesimleri de 'Bakın değişiyoruz' diyerek, yanıltabileceğimiz bir modeli nasıl hayata geçirebiliriz diyorlar'' şeklinde konuştu. 
'Çözüm önerimiz demokratik konfederalizmdir'
Demokratik özerklik hakkında konuşan Ayna, bu modelin ulusal ve siyasal taleplerini en iyi biçimde karşılayacak sistem olduğunu ifade etti. Bunun nasıl olacağı konusunda da bilgi veren Ayna, şunları söyledi: "Türkiye'nin 25 özerk bölgeye ayrılmasından söz ediyoruz, önerimiz bu yönde. Hala tartışıyoruz nasıl bir özerklik, eğer mevcut diğer ülkelerdeki özerklikler gibi olursa her bir özerk bölgede oluşacak olan yerel yönetimin ve yerel iktidarı bir devletmiş gibi halka yaklaşacaktır, halkın üzerinden egemenlik kurmaya çalışacaktır. Yine halk kendisiyle ilgili kararı kendisi veremeyecek, yine yönetimle halk arasında uçurum olacak, yine siyaseti yapan halk olmayacaktır. İşte o nokta da demokratik konfederal örgütlenme, demokratik konfederalizm modeli diyoruz. Diyoruz ki, siyaseti halk mı yapacak, siyasi parti mi? Meclis dediğimiz şey budur, siyasi partiler siyaseti yapma aracı olarak kalırsa o zaman siyasi partiler kendi aralarında bir iktidar mücadelesi yürütecekler. Ve kendi çıkarlarına, siyasi partisinin çıkarına göre o coğrafyadaki kaynakların nasıl üretileceğine, nasıl yönetileceğine o iktidar karar verecek. Burada halkın çıkarı yok sayılacak ve bizler bu duruma da kesinlikle karşı çıkıyoruz. İşte demokratik konfederalizm dediğimiz şey bunun karşısındaki bir ideal modeldir.'' 
Panelin ardından Ayna ve beraberindekiler, Digor'a geçerek eşbaşkanları tutuklanan Digor Belediyesi'ni ziyaret etti.


HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar PolitiKARS.com tarafından onaylanmamaktadır.