Federal Alman Meclisi, bugünkü oturumunda 1915 olaylarını ele aldı. Oturumda partileri adına söz alan vekiller, olaylar için “soykırım” ifadesini kullandı.

Federal Alman Meclisi oturumuna katılan vekiller, 100 yıl önce Osmanlı Devleti’nin Anadolu’da Ermeniler’e, Süryaniler’e ve Pontuslu Rumlar’a karşı soykırım uyguladığını iddia ederken, bu soykırıma sessiz kalan Almanya’nın da suçlu olduğunu ifade ettiler. Oturumdaki konuşmalarda ayrıca Ermeni soykırımında Kürtler’in de aktif rol aldığı öne sürüldü.

Mecliste Yeşiller Partisi adına konuşan Cem Özdemir’in yakasına soykırımı temsil eden rozet takması ve yapılan konuşmaları sık sık alkışlaması dikkat çekti. Özdemir, meclisteki konuşmasına Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’a “Ermeni soykırımı” sözlerinden dolayı teşekkür ederek başladı. Kendisinin Çerkez olduğunu ve Çerkezler’in büyük soykırım yaşadıklarını hatırlatan Özdemir, aynı Çerkezler’in Türkiye’de Ermenilere uygulanan soykırımda kısmen yer aldıklarını ifade etti. İstanbul’daki Ermeni cemaatinin anma merasimine katıldığını ve bu merasimde STK temsilcileri ile milletvekillerinin hazır bulunduğunu belirten Özdemir, “Alman Parlamentosu soykırımın 100. yılında nasıl tavır sergileyecek sorusuna muhatap oldum. Ben de Alman Parlamentosu’nda bütün konuşmacıların 100 yıl önce hiçbir şey olmamış gibi davranmayıp hepsinin soykırımı tanıyacaklarını ve bu konuda yeni sayfa açacaklarını söyledim” diye konuştu.

Özdemir şunları söyledi: “Bu zamana kadar Alman Dışişleri, Ermeni olayları üzerinde çalışalım diyerek geçiştiriyordu. Bunun altında yatan sebep ise 100 yıl önce yardım yapabilecek durumda olan Almanya’nın yardım etmemesindeki suçluluk psikolojisinden kaynaklanıyordu. Bu günden sonra kendimizi de sorgulamamız gerekecektir. 1915 Ermeni soykırımı sorunu açıklığa kavuşmuş olsaydı, 1938 Alevi katliamı, 1955 Eylül ayında İstanbul’da Rumlara karşı girişilen saldırılar aydınlatılmış olunsaydı Kürtlere karşı bu baskılar olmayacaktı. Eğer Ermeniler katledilmeseydi Van doğunun Paris’i olacaktı. Bundan sonra Türk okul kitaplarında soykırımı yaşayanların anıları anlatılmalı ve hatırlatılmalıdır. Ve o tarihlerde Türkiye ve Osmanlı’nın neleri kaybettiği yazılmalıdır. Çocukların kahramanları Talat Paşa, Enver Paşa olmamalı, asıl kahraman Kütahya Valisi olmalıdır. ‘İstanbul’un gönderdiği emir kabul edilemez ve Kütahya’da yaşayan hiçbir Ermeni’ye dokunulmayacaktır’ diyen bir kahramandır. Bu tür olayların yaşanmaması için örnekler almalıdır.”

Bunları söylerken Türkiye’nin de dostu olarak konuştuğunu dile getiren Özdemir, “Biz nasıl Polonya’ya ve Fransa’ya sınırlarımızı açmışsak Türkiye’de Ermenistan’a sınırlarını açmalıdır. Yüzyılın ilk katliamları konusunda Almanlar’ın suçlu olduğunu söylemek ve bu konuda bilgiçlik taslamak doğru olmaz. Ancak tavsiyede bulunuruz. Ermeniler’den, Süryaniler’den ve diğer soykırıma tabi tutulan milletlerden Alman İmparatorluğu olarak sessiz kalmamızdan dolayı özür dilememiz gerekiyor” diye konuştu.

MECLİS BAŞKANI LAMMERT: “YAŞANANLAR SOYKIRIMDI”

Almanya Federal Meclisi Başkanı Norbert Lammert de, bugünkü oturumda konuşanlar arasında yer aldı. Lammert, “Dünya kamuoyunun gözleri önünde, Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşananlar soykırımdı. Bu, 20’nci yüzyılın son soykırımı olarak kalmadı” dedi.

Dönemin Alman İmparatorluğu’nun Osmanlı’nın müttefiki olduğunu hatırlatan Lammert, "Almanlar, geçmişleriyle ilgili nasıl bir tutum izleyecekleri konusunda kimseye ders verecek durumda değildirler. Yine de deneyimlerimizle başkalarını acı verse de geçmişle hesaplaşma konusunda cesaretlendirebiliriz" diye konuştu.

Türkiye’nin 1 milyondan fazla mülteciye kapılarını açarak Avrupa’da fazla üzerinde durulmayan bir insani yardımda bulunduğuna işaret eden Lammert, “Görev başındaki Türk hükümeti 100 yıl önce meydana gelenlerden sorumlu değildir. Ancak bu mirasın akıbetinden Türk hükümeti de sorumludur” dedi.

Lammert, Türkiye’nin 1915 olaylarında hayatını kaybeden Ermeniler’in yakınlarına gösterdiği yeni yaklaşımı memnuniyetle karşıladığını da sözlerine ekledi.